El değmemiş doğasıyla dikkati çeken 1500 rakımlı Ovacık, dağ ve orman varlığıyla birçok yaban hayvanına ev sahipliği yapıyor.
Munzur Vadisi Milli Parkı'nın da bulunduğu ilçede bozayı, kurt, yaban keçisi, baykuş, çengel boynuzlu dağ keçisi, sincap, kaya kartalı, vaşak, su samuru, kör fare ve kınalı keklik gibi canlı türleri yaşıyor.
Biyoçeşitlilik açısından zengin olan ilçe, son yıllarda flora ve fauna üzerine araştırma yapmak isteyen akademisyenleri de ağırlıyor.
İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Moleküler Biyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ferhat Matur da yılın belirli zamanlarında memleketi Tunceli'nin Ovacık ilçesine gelerek kemirgenlerle ilgili çalışmalar yürütüyor.
Gerekli planlamalar doğrultusunda araziye çıkan Matur, aracıyla Munzur ve Mercan dağlarının zirvelerindeki yaylalara ya da ilçe merkezindeki köylere seyahat ediyor.
Yöre sakinlerinden kemirgenlerle ilgili bilgi toplayan Matur, daha sonra özellikle araştırmalarına konu olan kör fareleri kayıt altına almak için meşakkatli bir sürece giriyor.
OTLUK, SULAK VE TOPRAK ALANLARDA KAPANLAR KURUYOR
Otluk, sulak ve toprak alanlarda gezinti yapan Matur, bazı noktalara kurduğu kapanlar ve oluşturduğu düzeneklerle kör fareleri yakalamaya çalışıyor.
Saatler süren bekleyişin sonunda hedefine ulaşan Matur, yaptığı çalışmalarla kör farelerin türü, yaşam alanı, beslenme şekli, yuva yapısı, evrimi ve popülasyon genetiği gibi konularda bilgi sahibi oluyor.
Bu sayede kör farelerin dünyasına mercek tutan Matur, hayvanları yuvalarına yakın noktalarda tekrar doğal ortamlarına bırakıyor.
Prof. Dr. Ferhat Matur, 2002'den beri Anadolu'daki kemirgenlerle ilgili çalışmalar yürüttüğünü söyledi.
Asıl uzmanlık alanının kör fareler olduğunu dile getiren Matur, "Kör fare dışında 22 yıl boyunca diğer küçük memelilerle ilgili de Türkiye'nin dört bir yanında çalışmalara katıldım. Kör fareler ise çalışması en ilginç hayvanlardan biri oldu." dedi.
Matur, Tunceli'nin Ovacık ilçesinde yakaladığı kör farenin 2004'te bölgeye tanımlanmış endemik bir tür olduğunu belirtti.
"KANSER OLMAYAN BİR TÜR OLARAK KAYITLARA GEÇMİŞTİR"
Kör farelerin kromozomal varyasyonu en yüksek canlılardan olduğunu belirten Matur, şöyle konuştu:
"Kromozomları 32'den 60'a kadar değişir ancak fenotipik yani dış görünüş olarak değişiklik beklediğimiz kadar ya da bilinen değişiklik görülmez. Dolayısıyla bu açıdan kör fareler çok ilginç bir hayvandır. Kromozomal değişikliğe dirençli ve bundan etkilenmeyen bir türdür. Bunun yanında kanser olmayan bir tür olarak kayıtlara geçmiştir ve hatta çalışmalar devam etmektedir. Şu anda devam eden TÜBİTAK projemizin ucundan girdiğimiz konulardan bir tanesi de budur. Kromozomların ayrılmasından sorumlu protein gruplarının kör fareler için de yıllar boyunca nasıl değişikliğe uğradığını araştırdığımız bir çalışma da mevcuttur."
Tunceli'ye çalışmaları için sıkça geldiğini aktaran Matur, "Yaptığım gözlemlerde ve haritalandırmalarda özellikle Ovacık'a bakılırsa buranın daha da ilginç olduğunu görürsünüz ama Tunceli'nin bir özelliği tam ortasından Anadolu Diyagonali geçiyor. Tunceli'de 20'ye yakın küçük memeli yani kemirici ya da fare dediğimiz türlerden bulunuyor." ifadelerini kullandı.