İnsana Dair

"Deprem bölgesindeki insanların iyileşmesi için çalışıyoruz"

Ahbap Derneği'nin Gönüllü Genel Koordinatörü Tuğba Serbest Bıçak, İnsanlık Dergisi'ne derneğin afet bölgelerindeki yardımları ve yeni yasayla tartışılan sokak hayvanlarıyla ilgili çalışmaları anlattı. Bıçak, Ahbap’ın geleceği hakkında şu mesajı verdi: “Türkiye'de afet sonrası sivil toplum ve gönüllülüğe olan ilginin arttığını gözlemliyoruz. Ancak mevcut ve yeni gönüllülerimizin Ahbap'ı daha iyi anlamalarını ve deneyimi en etkili şekilde yaşamalarını önemsiyoruz.”

EZGİ Kurt Toptan / ÖZEL HABER

"İhtiyaç sahibi kişilere ayni ve nakdi olmak üzere her türlü yardımda bulunmak, toplumda yardımlaşma bilincinin güçlenmesini sağlamak, iyi insan ve iyi toplum inşasına hizmet etmek, yeni işbirliği modelleri ve projelerle çağdaş ve sürdürülebilir yardımlaşma ve dayanışma ağları oluşturmak, yerel kültürün korunarak günümüz teknolojik olanaklarıyla gelişmesine ve geleceğe taşınmasına katkı sağlamak" amacıyla kurulan ve bağışçılarla ihtiyaç sahiplerini bir araya getiren Ahbap Derneği'nin Gönüllü Genel Koordinatörü Tuğba Serbest Bıçak, İnsanlık Dergisi'ne konuştu. Bıçak, deprem bölgelerindeki son durumdan, toplumun deprem gerçeğinden uzaklaşıp uzaklaşmadığına, okul ve öğrenci projelerinden sokak hayvanlarıyla ilgili çalışmalara ve son günlerde Ege Bölgesi'nde çıkan yangınlara kadar pek çok konuda açıklamalarda bulundu.

Ahbap Derneği'nin Gönüllü Genel Koordinatörü Tuğba Serbest Bıçak, İnsanlık Dergisi'ne yaptığı açıklamalarda, 11 ili etkileyen Kahramanmaraş merkezli depremde tüm ekiplerin ve Türkiye'nin dört bir yanındaki gönüllülerin sahada ellerinden geleni yapmaya çalıştıklarını belirtti. Kamu kurumları, valilikler, belediyeler, muhtarlıklar, vatandaşlar ve işbirliği yaptıkları şirketlerle koordineli çalışarak bölgenin iyileşmesi için çaba sarf ettiklerini vurguladı. Depremin yıl dönümünde de aynı acıyı paylaşmak için sahada bulunduklarını ifade eden Bıçak, bölge insanlarının iyileşmesi için eğitimden barınmaya kadar her alanda çalışmalarına devam ettiklerini kaydetti.

“EN GÜÇLÜ BAĞIMIZ AHBAPLIK”

Tuğba Serbest Bıçak, bölgede inşaatları süren evler ve okulların yapımının sürdüğünü belirtti. Her ziyaretlerinde tanıştıkları ailelerle oturup yemek yediklerini ve onlara manevi destek olmaya çalıştıklarını vurgulayan Bıçak, en güçlü bağlarının ahbaplık olduğunu ifade etti. 2023 yılında, yaptırdıkları okullardan ilk mezunların verildiğini ve öğrencilerin üniversiteleri kazandığını belirten Bıçak, depremzedelerin acılarını yaşarken hayata dönmek zorunda kaldıklarını ve Ahbap Derneği olarak bu süreci maddi ve manevi anlamda kolaylaştırmayı amaçladıklarını söyledi.

“BÜYÜK ACILAR DA OLSA HAYATA DÖNÜŞ GEREKLİ”

Bıçak, bölgede inşaatları süren evler ve okulların yanısıra, her ziyaretlerinde ailelerle bir araya geldiklerini, onların sofralarına misafir olduklarını ve birlikte hayaller kurduklarını belirtti. 2023 yılı yazında, inşa ettikleri okullardan ilk mezunlarını verdiklerini, lise öğrencilerinin üniversiteyi kazandıklarını ve hayallerini gerçekleştirdiklerini ifade eden Bıçak, insanların büyük acılar ve kayıplar yaşasa da hayata dönmek zorunda kaldıklarını vurguladı. Ahbap Derneği olarak bu dönüş sürecini maddi ve manevi anlamda desteklemeye çalıştıklarını ekledi.

Bıçak, bölgede tam anlamıyla bir iyileşme sağlanamadığını ancak Ahbap Derneği olarak bu sürece katkıda bulunmaya devam ettiklerini belirtti. Bölge halkının büyük bir çaba içinde olduğunu vurgulayan Bıçak, afetin ardından yaşanan travmanın hâlâ etkili olduğunu ve Hatay, Adıyaman, Kahramanmaraş ve Malatya gibi illerde vatandaşların sürekli bir korku içinde yaşadığını ifade etti. Geleceğe umutla bakarak, iyileşme sürecinin uzun ve zorlu olduğunu kabul eden Bıçak, bu sürecin yalnızca ortak çaba ve dayanışma ile aşılabileceğini sözlerine ekledi.

“HÂLÂ ZOR DURUMDA OLAN BÖLGELER VAR”

Bıçak, şu anda bölgedeki insanların hayatlarına yeniden dönmek zorunda kaldıklarını ve hayatlarını iyileştirmek için büyük bir çaba gösterdiklerini belirtti. Konteynerlerde ve çadırlarda yaşayan ailelerin, bu yeni yaşam koşullarına uyum sağlamaya çalıştığını ve daha iyi şartlar için ortaklaşa çalıştıklarını ifade etti. Ancak, hâlâ çok sayıda bölgenin zor durumda olduğunu ve büyük bir kısmının bu koşullarda yaşamak zorunda kaldığını ekledi.

Bıçak, bölgedeki en büyük ihtiyacın bu durumu unutmamak olduğunu vurguladı. Yaşananların bir yıl ya da iki yıl içinde aşılabilecek bir durum olmadığını, bölgenin toparlanması için hâlâ büyük bir boşluk bulunduğunu belirtti. Çabalar ve inşaat çalışmalarının devam ettiğini, ancak bu sürecin zaman aldığını ifade eden Bıçak, Ahbap Derneği olarak insanların iyileşmesi için ellerinden geleni yapmaya devam edeceklerini ekledi.

“DEPREM BÖLGESİNE YARDIMLARDA AZALMA VAR”

Deprem gerçeğinden uzaklaşıp uzaklaşmadığımız ve bu konuda dikkat çekmek adına neler yapılabileceği sorusunu Tuğba Serbest Bıçak şu şekilde yanıtladı: “İnsanlar olarak genellikle kötü olayları göz ardı edip iyiye odaklanma eğilimindeyiz. Mutluluğu ve iyileşmeyi arayışımız bu yönde programlanmış olabilir. Deprem sonrası bir buçuk yıl geçmesine rağmen, insanlar bölgede her şeyin düzeldiğini düşünebilir ya da bunu göz ardı edebilir. Ancak, yapılan yardımlarda ilk yıl ve şu an arasında yüzde 80 bir azalma söz konusu.” 

"DEPREM BÖLGESİNDE KURUMLARLA İŞBİRLİĞİMİZ DEVAM EDİYOR"

Bıçak, deprem bölgesinde çalışmalarını sürdüren kurumlarla işbirliğine devam ettiklerini, ancak ilk dönemle kıyaslandığında yardım miktarında büyük bir azalma olduğunu belirtti. Kaynakları en etkin şekilde kullanarak bölgeye yönlendirmeye devam ettiklerini vurguladı. Ayrıca, bölgede hâlâ büyük acılar ve iyileşme süreci olduğunu göstermek için sosyal medya kanallarını aktif olarak kullanarak farkındalık yaratmaya çalıştıklarını ifade etti.

"İNSANLAR DEPREM BÖLGELERİNİ BİREYSEL OLARAK DA ZİYARET ETMELİ"

Bıçak, bölgedeki insanlarla sık sık iletişim kurduklarını ve bu deneyimleri kamuoyuyla paylaşmaya özen gösterdiklerini belirtti. Yeni iş birliklerini ve projeleri aktardıklarını, bireylerin de bölgeyi ziyaret etmelerinin önemli olduğunu vurguladı. Medyanın bölgede gerçek durumu yansıtacak keşif ziyaretleri yapmasının ve hassasiyetle bilgi paylaşmasının faydalı olacağını düşündüklerini ifade etti. Medya kampanyaları ve paylaşımları aracılığıyla, bölgedeki durumun ve yardım süreçlerinin detaylarını aktarmaya devam ettiklerini söyledi.

“UNUTULDU DEMEK DOĞRU DEĞİL AMA UZAKLAŞMA VAR”

Bıçak, yardım faaliyetlerinin ötesinde, bölge halkının büyük bir acı yaşadığını ve empatiyi artıracak çalışmaların her kesimden destek görmesi gerektiğini vurguladı. "Unutuldu" demenin doğru olmadığını, ancak "uzaklaşmak" teriminin daha uygun olduğunu ifade etti. Böyle bir felaketin asla unutulamayacağını, ancak yaşanan acının zamanla göz ardı edilebildiğini belirtti.

Deprem gerçeğinden biraz uzaklaşıldığını belirten Bıçak, yalnızca yaşanan değil, gelecekte olabilecek depremler için de kapsamlı hazırlıkların yapılması gerektiğini vurguladı. Afet riski yüksek bölgelerde hazırlık çalışmalarını sürdüren Ahbap Derneği, bu tür felaketlerde etkili bir yardım sağlamak için çeşitli yollar arıyor. Ayrıca, bireylerin bu konuda bilinçlenmeleri ve hazırlık yapmaları gerektiğini ifade etti.

“HALUK LEVENT GÜVENİLİR İNSAN OLARAK ÖNE ÇIKIYOR”

“Genel Başkanımız Haluk Levent, uzun yıllardır yapılan güven araştırmalarında en güvenilir insan olarak öne çıkıyor. Bu güvenin nedeni, Ahbap Derneği'nin ötesinde, kişisel yaşamında da bir ‘ahbap’ gibi hareket etmesi ve Ahbap kurulmadan çok önce de benzer çalışmalarda bulunması. Haluk Levent, hem bir idol hem de genel başkan olarak, bize çalışmalarımızda daha hassas, net ve şeffaf olmamız gerektiğini öğretiyor. Küçük ve çekirdek bir kadro olarak, her projede bu hassasiyeti gözeterek hareket ediyoruz. İçimizden biri veya dışarıdan bir vatandaş, gerçekten ihtiyacı olan birine destek olmak istediğinde, bu desteği ihtiyaç sahibine ulaştırmak bizim sorumluluğumuz. Bu süreci, her iki tarafın da hem mutlu hem hassasiyetle hem de güvenle işlemesi için titizlikle yürütmeye özen gösteriyoruz.”

"ULUSAL VE ULUSLARARASI ÖVGÜLER, DESTEĞİMİZİN ETKİSİNİ GÖRMEMİZİ SAĞLIYOR"

Bıçak, "Yardımı yapan kişinin ve yardıma ihtiyaç duyan kişinin yerine koyarak büyük bir empati duygusuyla hareket ediyoruz. Bu hassasiyetimizin ve insanlara dost, ahbap gözüyle yaklaşmamızın, genel başkanımızın etkisi olduğunu düşünüyorum. Yapılması gerekeni yaptığımızı düşünüyoruz. Ulusal ve uluslararası kurumlardan aldığımız övgüler, desteğimizin nerede nasıl vuku bulduğunu görmek bizi çok güvende ve mutlu hissettiriyor. 'Size ulaşmak çok kolay ve sizinle çalışmak büyük bir mutluluk' yorumları bizi onurlandırıyor. Bu geri bildirimlerden ve ulaştığımız insanlardan aldığımız güçle, yaptığımız işin doğru yolda olduğunu ve faydasını hızlı şekilde gördüğümüzü düşünüyoruz" dedi.

“KENDİMİZİ DIŞARIDAN BİR GÖZLE DEĞERLENDİRİYORUZ”

Afetlerin sunduğu deneyimler hakkındaki sorumza yanıt veren Bıçak şunları söyledi: “Hepimiz için önemli tecrübeler; pandemi de bu tecrübeye dâhildir. Bu olaylar, her zaman daha kötü senaryoların olabileceğini ve her şeye hazırlıklı olunması gerektiğini açıkça gösterdi. Afetlerdeki deneyimlerimiz, Elazığ depremiyle başladı. Bu depremden sonra, afet anında neler yapılması gerektiğini anlayan ve bu bilgileri uygulayan bir sivil toplum kuruluşu olma yolunda önemli adımlar attık. Bu süreçte hazırlıklarımızı, yaşadığımız tecrübeler doğrultusunda tasarlayıp geliştirdik."

"KAHRAMANMARAŞ DEPREMİ, KENDİMİZİ GÖZDEN GEÇİRMEMİZİ SAĞLADI"

"Pandemi, dünyanın ilk kez karşılaştığı bir durum olarak hazırlıklı olmanın zorluğunu ortaya koydu. Bu süreç, tüm dünyanın nasıl kenetlenebileceğini ve ulusal ya da uluslararası fark etmeksizin, dünyanın dört bir yanındaki her noktadan bilgiye ulaşmanın mümkün olduğunu gösterdi. İnsanların iyileştirme hedeflerinde engellerin aşılabileceğini de gözler önüne serdi. Bu kapsamlı deneyimlerin ardından, 11 ili etkileyen Kahramanmaraş depremi, kendimizi yeniden gözden geçirmemiz gerektiğini ve bu tür olaylara nasıl daha iyi hazırlıklı olabileceğimizi düşünmemiz gerektiğini ortaya koydu."

"AFETİN BİRİNCİ YIL DÖNÜMÜNDE EDİNDİĞİMİZ DENEYİMLERİ ÇALIŞTAYDA DEĞERLENDİRDİK"

"Bu nedenle, afetin birinci yıl dönümünden sonra edindiğimiz deneyimleri bir çalıştayda değerlendirdik. Bu süreçte, afet gönüllüleri ekibi oluşturduk ve kamu kurumlarıyla ilişkilerimizi güçlendirdik. Bölgede hızlı ve güvenilir hareket edebilmek için bir yol haritası geliştirdik, yaptığımız tüm çalışmaları istatistiklerle belgeledik, faturaları gözden geçirerek giriş-çıkış analizleri yaptık ve denetimlerle doğruluğunu sağladık. İşlerin doğru yürüdüğünü gözlemledikten sonra, nasıl daha profesyonel ve hızlı ilerleyebileceğimizi düşünmeye başladık. Kendimizi sürekli olarak dışarıdan bir gözle değerlendiriyor ve kendimizi eleştiriyoruz, çünkü amacımız insana yardım ve ahbaplık olduğundan, her zaman daha fazlasını yapabileceğimizi düşünüyoruz.”

21 YENİ OKUL PROJESİ

Bölgedeki okul çalışmaları hakkında da bilgi veren Bıçak, “Ahbap Derneği olarak, bölgede yıkılan okulların yerine yenilerinin inşa edilmesi için 18 okul yapımıyla ilgili anlaşma sağladık. Bu okulların inşaatları tamamlandı ve öğrenciler eğitim dönemi başladığında okullarına geri döndü. Adıyaman, Gaziantep ve Hatay'da gerçekleştirilen bu projeler arasında bazı liselerin öğrencileri bu yıl ilk mezuniyetlerini gerçekleştirdi. Ayrıca, 21 yeni okul için bir protokol imzaladık ve bu okulların inşaat çalışmaları devam ediyor. Bölgedeki eğitim desteklerimizle kaldığımız yerden devam ediyoruz” dedi.

“BURS VERDİĞİMİZ ÖĞRENCİLER DAHA SONRA GÖNÜLLÜ OLUYOR”

Bıçak ayrıca öğrenciler için şu bilgileri paylaştı: “Deprem bölgesinde ve dışında yürütülen yardım faaliyetlerimiz arasında eğitim ve eğitim materyalleri desteği de önemli bir yer tutuyor. Pandemi döneminde de dahil olmak üzere, bu alanda birçok öğrenciye ulaştık ve aldığımız geri dönüşler son derece mutluluk verici. Burs verdiğimiz öğrenciler, eğitim desteklerimizden faydalandıktan sonra Ahbap gönüllüsü oluyor ve ilk işlerinde aldıkları maaşlarla Ahbap’a katkıda bulunuyorlar. Ayrıca, başka öğrencilerin eğitimlerine devam etmelerine destek oluyorlar. Bu sürdürülebilirlik hali, doğru yolda olduğumuzu gösteren tatlı bir anekdot."

“BAKANLIK İLE ORTAKLAŞA YÜRÜTÜYORUZ”

"Bunun yanısıra verdiğimiz eğitim materyallerinin tümü ve eğitim alanındaki çalışmalarımızı Milli Eğitim Bakanlığı ile ortaklaşa yürütüyoruz. İlk olarak projemizi şekillendirip bütçelendiriyoruz ve hedef kitlemizi belirliyoruz. Destek vermek istediğimiz grubu seçtikten sonra, uygun bütçeye göre ilgili kurumlarla iş birlikleri kuruyoruz. Kurumların destek verebileceği ölçüde projeler hazırlıyor ve bu projeleri hayata geçirirken Milli Eğitim Bakanlığı'nın yönlendirmeleri doğrultusunda ilerliyoruz."

"YARDIM SÜRECİNDE ÖĞRENCİLERİN ONURUNA ÖZEN GÖSTERİYORUZ"

"Örneğin, lise grubu öğrencilere kıyafet desteği sağlamak istediğimizde, ihtiyaç duyulan bölgeleri Milli Eğitim Bakanlığı'nın istatistiklerine dayanarak ve ahbaplarımızın saha ziyaretleriyle belirliyoruz. Daha sonra, Milli Eğitim Bakanlığı ile yaptığımız protokoller çerçevesinde gerekli ürünlerin satın alımını gerçekleştirip, bu ürünlerin doğrudan öğrencilere ulaşmasını sağlıyoruz. Yardım sürecinde, öğrencilerin onurlarına uygun bir şekilde yardım alma haklarını kullanmalarına özen gösteriyoruz. Hediyeleri, gerçek bir hediye ve ahbapça bir destek olarak sunarak, kimsenin gururunu kırmamaya dikkat ediyoruz. Ürünlerin tesliminden sonra, öğrencilerin memnuniyetini ölçmek amacıyla iletişimimizi sürdürüyoruz.”

“EĞİTİMDE FIRSAT EŞİTLİĞİNİ SAĞLAMAK İÇİN ÇALIŞIYORUZ”

Kırsal alanlarda sık sık projeler gerçekleştirdiklerini kaydeden Bıçak, şöyle devam etti: “Kuruluşumuzdan bu yana, şehir merkezlerinden uzak ve imkanları sınırlı köy okullarında, öğrencilerin eğitim konforunu artırmak ve eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak için çeşitli çalışmalar yapıyoruz. Toplumda köy okullarının daha çok ihtiyacı olduğu algısını kırmak istiyoruz. Bazı bölgelerde, köy okullarına kıyasla benzer derecede sınırlı fırsatlara sahip öğrenciler olduğunu gözlemliyoruz. Bu nedenle, Milli Eğitim Bakanlığı'nın yönlendirmeleri doğrultusunda projelerimizi gerçekleştiriyoruz."

"MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI İLE OKUL İHTİYAÇLARINI GÖNÜLLÜLERLE KARŞILIYORUZ"

"Şu anki faaliyetlerimiz, okullara kütüphane, müzik sınıfı ve teknoloji sınıfı gibi destekler sağlamayı içeriyor. Ayrıca, bazı okullarda kitaplık kurulumu ve okul bahçesinin yenilenmesi gibi projeler de yürütüyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı ile yaptığımız çerçeve protokolü kapsamında, bakanlığın projeleriyle uyumlu olarak okulların ihtiyaçlarını gönüllülerimizle birlikte karşılamaya çalışıyoruz. Bu projelerimizi ilerleyen zamanda sosyal medya kanallarımızdan paylaşacağız.”

“AFETTEN SONRA GÖNÜLLÜ SİSTEMİMİZDE YENİDEN YAPILANMAYA GİTTİK”

Bıçak, “Ahbap'ın gönüllü sayısında bir artış gözlemliyor musunuz? Bu konuda ilgi ne kadar değişti?” sorumuza da şu yanıtı verdi: “Derneğin gönüllüleriyle yaptığı çalışmalar 7 yıldır devam ediyor. Her yıl aslında aramıza yeni gönüllüler katıyoruz ve bu gönüllülerle daha iyi çalışmaları nasıl yapabileceğimiz konusunda kendimizi geliştirmeye çalışıyoruz. Afeti yaşadıktan sonra gönüllü sistemimizde önemli bir revizyona gittik. Gönüllüleri daha sürdürülebilir, profesyonel ve empatik bir şekilde çalışabilmeleri için yeniden yapılandırdık. Bu süreçte, gönüllü sayısını artırmaktan ziyade, mevcut gönüllülerimizin ve yeni katılanların deneyimlerini en iyi şekilde yaşayabilmelerini ve AHBAP’ı daha iyi anlamalarını sağlamak amacıyla çalışmalar yaptık. Türkiye genelinde afetlerden sonra sivil toplum ve gönüllülük ilgi görse de, biz gönüllülerimizin kalitesini ve deneyimlerini ön planda tutuyoruz. Afeti yaşadıktan sonra gönüllü sistemimizde önemli bir revizyona gittik. Bu süreçte, gönüllü sistemimizi daha sürdürülebilir, profesyonel ve empatik hale getirmek için çalıştık. Sonuç olarak, Ahbap gönüllüleri yeni sistemimizle yeniden yapılandı ve gönüllülerin deneyimi en iyi şekilde gerçekleştirmelerini sağlamaya odaklandık. Türkiye'de afet sonrası sivil toplum ve gönüllülüğe olan ilginin arttığının farkındayız, ancak biz mevcut ve yeni gönüllülerimizin AHBAP'ı daha iyi anlamalarını ve bu deneyimi en etkili şekilde yaşamalarını önemsiyoruz. Afeti yaşadıktan sonra gönüllü sistemimizde önemli bir revizyona gittik. Bu süreçte, gönüllü sistemimizi daha sürdürülebilir, profesyonel ve empatik hale getirmek için çalıştık. Sonuç olarak, Ahbap gönüllüleri yeni sistemimizle yeniden yapılandı ve gönüllülerin deneyimi en iyi şekilde gerçekleştirmelerini sağlamaya odaklandık. Gönüllü sayısının artmasından ziyade, mevcut ve yeni gönüllülerimizin bu deneyimi en iyi şekilde yaşamasını ve Ahbap’ı daha iyi anlamasını sağlamak amacıyla çalışıyoruz. Türkiye genelinde afet sonrası sivil toplum ve gönüllülüğe olan ilginin arttığını biliyoruz, ancak bizim önceliğimiz gönüllülerimizin kalitesini ve deneyimlerini en üst düzeye çıkarmak.”

“SOKAK HAYVANLARI İÇİN PATİ KONUTLARI YAPIYORUZ”

Bıçak, sokak hayvanlarıyla ilgili olarak da şu bilgileri verdi: “Kuruluşumuzun ilk gününden itibaren hayvanlara yönelik çeşitli destekler sağlıyoruz. Bu destekler arasında hayvanların sahiplendirilmesi, yuvalandırılması ve sokak hayvanlarının en uygun şartlarda yaşaması için barınma ve beslenme yardımları yer alıyor. Ayrıca, tedaviye ihtiyaç duyan sokak ve yaban hayvanlarının sağlıklarını geri kazanmalarına yönelik çalışmalar yürütüyoruz. Sokakta yaşayan kedi ve köpeklerin hızlı bir şekilde sahiplendirilmesi, tedavi edilmesi ve beslenmelerinin sağlanması amacıyla her yıl düzenli olarak ‘Pati Konutları’ adını verdiğimiz geri dönüşüm materyallerinden barınma alanları yapıyoruz. Ayrıca, her ay düzenli olarak besleme etkinlikleri gerçekleştiriyoruz. Ahbap acil hesabı aracılığıyla, acil sahiplendirilmesi gereken hayvanların en uygun aileye sahiplendirilmesi için titiz bir çalışma yürütüyoruz. Belirli dönemlerde büyük ve küçükbaş hayvanlar için kurtarma operasyonları düzenleyerek, onların yaşamlarını sürdürebilmesi için gereken desteği sağlıyoruz."

"YASA ÖNCESİ 8 MADDELİK ÇÖZÜM ÖNERİMİZİ MECLİSE SUNDUK"

"Yasanın yürürlüğe girmesinden önce, Ahbap Derneği olarak 8 maddelik bir çözüm önerisi hazırlayarak meclise sunduk. Bu öneriyi halkın daha iyi anlayabilmesi için sosyal medya üzerinden bir video paylaşımı gerçekleştirdik. Yasa devreye girdikten sonra da sokak hayvanları ve sahiplendirdiğimiz hayvanlar için aynı hassasiyetle çalışmaya devam ediyoruz."

EGE’DEKİ YANGINLARDA ZARAR GÖRENLERE DESTEK

Bıçak, Ege’deki son yangınlarda ilgili olarak da “Ege bölgesinde çıkan yangınlarda ilk yaptığımız şey AFAD'dan ve kamu kurumlarından bölgenin durumu ile alakalı bilgi almak oldu. 24 saati geçtikten sonra da bölgede insani desteğe ihtiyaç olduğunu öğrenerek söndürme ekiplerinin ihtiyaçlarını karşılamak üzere bölgeye gittik. Hem Aydın'da hem İzmir'de hem de Manisa'da gönüllülerimiz söndürme ekiplerine destek olmak amaçlı su, ayran, göz damlası, maske gibi ihtiyaçları temin ederek ekiplere ulaştırdı. Çok uzun saatler çalıştığı için itfaiye ekipleri onların hem yemek ihtiyaçlarına hızlıca ulaşabilmesi hem de destek olmak amaçlı yanlarında bulundu. Bunun beraberinde bölgede yangın sebebiyle evlerini kaybeden, hayvanlarını kaybeden vatandaşlar için de genel başkanımızın sosyal medya üzerinden verdiği görevleri teker teker ziyaret ettik. Özellikle bölgede evi yıkılan bir ailemizin evinin Mustafa Ceceli tarafından yapımının üstlenilmesi, Bununla beraber Manisa'da yine evi yanan bir ailenin evi için destek olunması, yine İzmir'de evi yanan bir ailenin kiralık bir eve geçmesi için bu ev durumunu toparlayana kadar ona destek olunabilmesi için harekete geçildi. Bölgede evi yanan hayvanları zarar gören bir ailemize keçi alındı ve bununla beraber aslında insanların hayatını sürdürürken kullandığı güneş enerjisi paneli gibi zarar gören materyallerini destek olarak hayatına kaldığı yerden eksiksiz devam etmesine olanak sağladık. Tabii ki biz bu dokunduğumuz ailelerle artık ahbap olduk ve uzun süre iletişimde kalmaya devam edeceğiz” dedi.

Bıçak, şöyle devam etti: “Havalar ısındı, maalesef yangınlar her geçen gün artmaya ve Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde yükselmeye devam ediyor. Bunun olmamasını umut ediyoruz. En hızlı şekilde çıkan yangınların söndürülmesini diliyoruz. Ama yangından zarar gören hem bölge halkı hem hayvanlar hem de insanlar bizim için her zaman çok değerli ve herkesin yanında olmaya devam etmek için elimizden geleni yapıyoruz.”

AHBAP DERNEĞİ'NİN HEDEFLERİ

“Ahbap Derneği, kurulduğu günden bu yana her yıl yeni tecrübeler kazanarak ve farklı alanlarda çalışma fırsatları bularak kendini geliştirdi. Türkiye'nin dört bir yanında gönüllülerimizle gerçekleştirdiğimiz çalışmalar, pandemi ve afetlerin hayatımıza kattığı yeniliklerle birlikte, uluslararası birçok şirketle işbirliği yapma fırsatı da sağladı. Bu sayede, Ahbap olarak farklı ülkelerde bulunma ve o ülkelerin yardım anlayışlarını öğrenme fırsatını elde ettik. Bu deneyimler, Türkiye'de daha profesyonel yardım yapma tecrübesi kazanmamıza ve dünyaya açılmamıza olanak sağladı. En büyük hayalimiz, Türkiye'de gerçekleştirdiğimiz iyilik hareketinin dünya genelinde yayılmasını sağlamak ve Ahbap'ın adını uluslararası alanda duyurmak, bu gönüllülük ruhunu çeşitli ülkelerde yaymak olacak.”

7. YIL İÇİN MESAJ

“Her yıl doğum günümüzü büyük bir heyecanla kutluyoruz ve her yeni yılda kendimize kattığımız tecrübelerle yeni yıla hazırlanıyoruz. Bu yıl 7. yılımız ve yıllar boyunca dokunduğumuz pek çok hayat, aile ve canlı var. Özellikle afet dönemlerinde ortaya çıkan "Ahbap iyilik getirir" söylemi, yaptığımız işlerin özüdür. Sevginin ve iyiliğin gerçek bir iyileşme gücüne sahip olduğuna inanarak, Ahbap'ı destekleyen ve gönüllü olan herkese, ‘Ahbap iyilik getirir’ demek istiyoruz.”