Kırklareli'nde, köyde yaşayan kadınlarca tarladan toplanarak hasır haline getirilen çavdarlar, Fatma Ekmen'in İstanbul'un Üsküdar ilçesindeki atölyesinde şapka ve çantaya dönüştürülerek, yurt içi ve yurt dışında satılıyor.
Tarihi eskilere dayanan, Asya'nın güneybatısında ilk kez yetiştirildiği bilinen, soğuğa en dayanıklı tahıllardan olan çavdarın sapından yapılan ipler, aksesuarlar için ham madde olarak da kullanılıyor.
Kırklareli'nin Üsküp beldesindeki tarlalardan kadın işçilerce binbir zahmet ve emekle toplanan ürünler, önce ip haline getiriliyor. Ardından Fatma Ekmen'in Üsküdar'daki atölyesinde şapka ve çantalara dönüştürülüyor.
Eşinden öğrendiği mesleğini 20 yıldır sürdüren Ekmen, köylü kadınların ip haline getirdiği hasırlardan moda ve sanat dünyasında rağbet gören aksesuarlara imza atıyor. Böylece kadın emeğinin ve dayanışmasına örnek iş modeliyle Üsküp beldesinde yaşayanlara kazanç sağlanıyor.
MESLEĞİNİ SON ŞAPKA USTALARINDAN ÖĞRENDİ
Fatma Ekmen, mesleğini İstanbul'un son şapka ustalarından eşi Selami Ekmen'den öğrendiğini söyledi.
Eşinin yanında önce hasırı tanıyarak mesleğe başladığını anlatan Ekmen, çavdarın kendisini tarlalara giderek araştırdığını belirtti.
Köydeki kadınların ham maddeyi nasıl ürettiklerini, ipi nasıl ördüklerini ve dokuduklarını yerinde deneyimlediğini ifade eden Ekmen, "Çavdar tarlaya ekiliyor. Ondan sonra kadınlarımız bunları alıyor, topluyor. Kışın özellikle bağ, bahçe işi bittiği zamanlar bunları dışarıda ıslatıyorlar. Bu çavdarın sapının yumuşamasını sağlıyor. Yumuşadıktan sonra da elde örülüyor. Oradan bize yollanıyor ya da biz bir şekilde gidip alıyoruz. Kuruduktan sonra dikim aşamasına geçiliyor. Hangi kalıplarla ve modelle çalışacaksa o kalıpta şekil veriliyor. Ondan sonra işlem bitiyor." dedi.
Ekmen, çavdar hasırından ev ve duvar aksesuarı da yaptıklarına dikkati çekerek, şapkalarının yüzde 100 doğal ve organik olduğunu vurguladı.
Ürünlerinde boya ve vernik gibi katkı maddeleri olmadığının altını çizen Ekmen, "Biz ham maddesi olan çavdar sapını Kırklareli Üsküp’ten alıyoruz. Topraktan nasıl çıkıyorsa kadınlarımız bunu ellerinde tek tek örüyorlar. Ondan sonra bize geliyor. Biz onlardan temin ediyoruz. Bundan şapka üretiyoruz, kalıba sokuyoruz, paketliyoruz, toptancılara veriyoruz. Toptancılar da ülkemizin her tarafına satışı yapıyorlar." diye konuştu.
HASIR ŞAPKALARIMIZ, SİNEMA, TİYATRO VE MODA DÜNYASINDAN DA TERCİH EDİLİYOR
Şapkaları sıcaktan korunması için çaylıklara, pamuk ile biber tarlalarına yolladıklarını anlatan Ekmen, hasır şapkaların sinema, tiyatro ve moda dünyasınca tercih edildiğini kaydetti.
Ekmen, "Şapkalarımızla her kesime hitap etmeye çalışıyorum. Şapkalarımıza, sinema, tiyatro, moda her sektörden talep geliyor. Devlet Opera ve Balesindeki oyunlar ve sinema filmlerinde kullanılıyor." ifadelerini kullandı.
Ürettikleri şapka modellerini "bahçıvan", "kovboy" ve "Meksika" olarak sıralayan Ekmen, sıcaklarda hasır şapkaya rağbetin arttığını belirtti.
Ekmen, çay ve pamuk tarlalarında ürün toplama nedeniyle işlerinin arttığını dile getirerek, "Şapka güneşten koruyor. En basiti ıslandığı zaman ya da herhangi bir şey olduğu zaman şekilde deformasyon yapmıyor, insana zarar vermiyor, hasır olduğu için terletmiyor. Polyester karışımı olduğu zaman terleme herhangi bir şey yaşanabiliyor ama yüzde 100 doğal hasırda herhangi bir terleme ya da bir şey yaşamıyorsunuz. Şapkaları, Karadeniz'den tutun, Akdeniz'in doğusuna kadar yolluyorum. Doğuda pamuk biber tarlasına, Karadeniz’de çay tarlasına, Antalya’da turistik yerlere, otellere gönderiyoruz." bilgisini verdi.
Türkiye'de hasır şapka üretimi yapan tek kadın ustanın kendisi olduğunu dile getiren Ekmen, şu anda sadece ülke içinde satışlarının olduğunu, talep halinde yurt dışına da açılabileceğini anlattı.
"KADIN OLARAK ÜRETMEMİZ VE HER YERDE OLMAMIZ LAZIM"
Ekmen, daha güzel yerlerde ürünlerini tanıtmak istediğini belirterek, "Türkiye'de bu işin son olmaması, başka kadınların da bunu yapması gerekir. Kadın olarak üretmemiz ve her yerde olmamız lazım. Onlara istihdam sağlıyoruz. Küçücük bir köydesiniz, ilçedesiniz. Bir gelir kaynağınız yok. Yazın bağ, bahçe bittiği zaman kadınlarımız evde hasır örüyorlar. Türkiye'mizde böyle güzel bir ham maddemiz var, değerlendirebiliyoruz." dedi.
Şapka ustalığının gelecek nesillere ulaşmasını istediğini vurgulayan Ekmen, Türkiye’deki gençlerin bu mesleği geleceğe taşıması için gayret gösterdiklerini sözlerine ekledi.