Yaşam

Lösemi ve Kovid-19'u yenen küçük kız, kanserli çocuklara umut oluyor

5 yaşındayken hem lösemi hem de Kovid-19 ile mücadeleye başlayan Elif Azra Kanuğ, 2,5 yıllık zorlu tedavi sürecinin ardından sağlığına kavuştu. Şimdi, lösemiyle savaşan arkadaşlarına katıldığı farkındalık programlarında moral ve motivasyon veriyor. Elif Azra'nın hikayesi, kanserle mücadele edenlere umut oluyor.

İlkokul 3. sınıf öğrencisi 10 yaşındaki Elif Azra Kanuğ, Kovid-19 salgınının başladığı dönemde sürekli karın ağrısı şikayeti, kolunda, bacağında morarmalar ve kramplar nedeniyle hastaneye gitti. Salgının etkisiyle hastanelerde yoğunluğun yaşandığı dönemde, küçük kıza lösemi teşhisi konulması 2,5 ay sürdü.

Sonrasında başlayan kemoterapi sürecinde Kovid-19 da geçiren Kanuğ, 2,5 yıl zor bir tedavi süreci yaşasa da ailesinin ve doktorlarının desteğiyle lösemiyi yenmeyi başardı.

Lösemili Çocuklar Vakfının hastalıkla mücadele eden çocuklara yönelik düzenlediği farkındalık etkinliklerine, gezilere ve söyleşilere katılan, koroda şarkı söyleyen Kanuğ, yaşadıklarını anlattığı lösemili arkadaşlarına moral ve motivasyon sağlıyor.

Hastalıkla mücadelesini Lösemili Çocuklar Haftası'nda anlatan Elif Azra Kanuğ, hastalığı ilk öğrendiğinde ailece çok üzüldüklerini belirterek, "Ailece her şeyin üstünden gelebileceğimizi biliyorduk. Kenetlendik ve her şeyin üstesinden gelmeyi başardık." dedi.

Hastalığı nedeniyle okula da geç başladığını aktaran Kanuğ, "Bir gün okula gidebileceğim düşüncesi beni ayakta tutuyordu. Okul ortamını da çok merak ediyordum. 'Okul nasıl bir yer, nasıl arkadaşlarım olacak, öğretmenim nasıl biri olacak?' gibi sorularla hep okula gitmeyi hayal ediyordum. Sonunda hastalığı yendim ve okul ortamına kavuştum." diye konuştu.

OKULA KAVUŞMASI İKİNCİ BİR ÖDÜL OLDU

Kanuğ, Kovid-19 salgınının başladığı ilk dönemde köyde olduklarını, hastalık şikayetlerinin de bu süreçte ortaya çıktığını belirterek, şikayetleri artınca İstanbul'a döndüklerini, salgında hastaneler çok yoğun olduğu için kendisine uzun süre teşhis konulamadığını söyledi.

Hastalığı yendikten sonra özlemini çektiği okula kavuşmanın kendisi için ikinci bir ödül olduğunu aktaran Kanuğ, "Hastane ortamından sonra yeni bir ortama girmek, yeni arkadaşlar edinmek, bir öğretmenimin olması beni çok mutlu etti. Arkadaşlar edindim, hepsini çok seviyorum, onlar da beni seviyor." ifadelerini kullandı.

Kanuğ, büyünce astrolog olmak istediğini belirterek, burçlara ve uzay bilimlerine ilgi duyduğunu, Boğa Burcu olmasına rağmen yükselen burcu Yengeç'in etkisinde kaldığını dile getirdi.

Arkadaşlarına da bir mesaj vermek istediğini ifade eden Kanuğ, şunları kaydetti:

"Hasta arkadaşlarım, asla yılmasınlar her şeyin bir çözümü ve kurtuluşu var. Kovid gibi bir salgın, 2-3 yıl sürse de geçti gitti. O yüzden yılmak yok, her şey geçiyor. Elbet onlar da iyileşecek bir gün. O yüzden üzülmelerine gerek yok. Diğer lösemili kardeşlerime destek olmak, onlara kendi hikayemi anlatmak için farkındalık programlarına katılıyorum. Bir koromuz var orada şarkı söylüyorum, arkadaşlarımla birlikte gezilere gidiyoruz. Dans gösterilerimiz oluyor. Böylece derdimizi, üzüntümüzü paylaşıyor, birbirimize umut ve moral oluyoruz."

"ANNE VE BABA, ÇOCUKLARINA UMUT OLDUĞUNDA HER ŞEYİ BAŞARABİLİR"

Baba Halil Kanuğ ise hastalık sürecinde oğulları 9 aylık olmasına rağmen eşinin tüm ilgisini kızlarına vermek zorunla kaldığını söyledi.

Ailelere böyle bir durumla karşılaştıklarında paniğe kapılmadan soğukkanlılıkla hareket etmelerini tavsiye eden Kanuğ, şöyle konuştu:

"Öncelikli olarak aileler kendi hastasına odaklanmalı zira çocuğun yaşı, cinsiyeti, tanının şekli herkeste farklılık gösteriyor. Kulaktan dolma bilgiler yerine doktorlarının söylemleri doğrultusunda hareket edilmesi gerekiyor. Doktorun verdiği tedavinin dışında bir şey yapılmamalı. Bu da çocukların tedavi süreçlerini hızlandıracaktır. Zaten lösemide yüzde 93'ün üzerinde bir başarı söz konusu. Anne ve baba iyi bir ekip oluşturup, çocuklarına umut olduğunda her şeyi başarabilir."

Hem Kovid hastalığı hem de aldığı ağır kemoterapi ilaçlarının etkisiyle bir gün kızının inme geçirdiğini, konuşma ve motor fonksiyonlarını yitirdiğini aktaran Kanuğ, "Anne baba olarak asla pes etme şansınız yok. O yüzden kimse umudunu kaybetmesin. Şu an durumu çok iyi. 2,5 yıl bir karantina süreci yaşamasına rağmen insan ilişkileri çok iyi, birçok sosyal faaliyete katılıyor ve arkadaşlarına yaşadığı tecrübeleri anlatarak destek oluyor." ifadelerini kullandı.