Eğitim

Yetimler için seferber oldu

Genç yaşlarda vefat eden eşinin ardından, önce kendi çocuklarına, sonra hiç tanımadığı yetimlere annelik yapan Halime Acar'ın hikayesi bu. Çok uzak iklimlere uzanan bu hikaye, ona çevresinde 'İyilik Komutanı' denilmesine sebep oldu. Acar; Trabzon'dan Sakarya'ya, oradan da dünyanın farklı noktalarına uzanan İyilik Hikayesini İHH'nın Youtube kanalında anlattı.

'Benim de katkım olsun istedim'

İHH ile nasıl tanıştığına değinen Halime Acar, 'Eve gelen gazetenin içinde İHH ile ilgili bir broşür çıktı. İHH'dan kimseyi tanımıyordum o zaman. Benim de buraya bir katkım olsun istedim. Bir programdan bahsediliyordu broşürde. Programın yapılacağı yere gittim. İlk tanışmamız böyle oldu.' dedi.

Farklı ülkelerde 7 yetime sponsor oldular

Şu anda farklı ülkelerde 7 yetim çocuğa sponsor olduklarını belirten Halime Acar, 'Boş kumbaraları alıp arkadaşlarıma dağıtıyorum. Sonra ay sonunda onları toplayıp İHH'ya teslim ediyorum. İki ay önce gittiğimde, 'bir bakar mısınız bizim hesaba ne kadar para yatırmışız?' dedim. 'Halime teyze ağustosa kadar sponsorluk ücretleri ödenmiş.' dediler. Yani önden gidiyoruz. O gün de iyi bir kumbara geldi. Dedim ki; o zaman bu kumbaralardan ne kadar çıktı? Şu kadar. Katarakt ameliyatı yaptırmak istediğimi söyledim. Bir ameliyat için bağış yaptık. İkincisi için az eksiğimiz kaldı. Ama bir arkadaş telefon etmişti. 'Bende de kumbara dolu Halime' demişti. O zaman telefon ettim ve kumbarayı istedim arkadaştan. Geldi ve ikinci ameliyatı da yaptırdık.' ifadelerini kullandı.

'Kermeste 100 bin lira toplandı'

Pandemi sürecinde bir su kuyusu açtırmak istediğini anlatan Halime Acar, 'Nene Hatun Su Kuyusu. Bu ismi çok sevdim. Arkadaşlara bu fikrimi söyledim olur dediler, başladık. Bir kermes düzenledik. 100 bin lira toplandı o kermeste. Çok güzel oldu. Ödedik, bitti ama henüz açılışı yapılmadı. Yapılacak inşallah' dedi.

'Barbie bebeği var da Nene Hatun bebeği neden olmasın'

Çocuklara yönelik olarak 'Nene Hatun Beşikleri' ve 'Nene Hatun Bebekleri' isimli başka projelerinin de olduğunu anlatan Halime Acar, 'Nene Hatun bebekleri üreteceğiz. Barbie bebeği oluyor da Nene Hatun bebeği niye olmasın? İşte bu kadar. Nene Hatun beşikleri de yapacağız. Başladık çalışmaya ama daha güzellerini yapacağız inşallah. Öyle uyduruk beşiklere Nene Hatun ismi veremeyiz. Adamakıllı olacak' diye konuştu.

Hayırlı çalışmalar için çevresini organize ediyor

Çevresindeki kadınlarla birlikte yufka ve makarna yaptıklarını ifade eden Acar,

'Caminin kapısında sattık. Hemen kazanılan parayı dernek başkanına verdik. Dedik ki sen bu parayla aşurelik malzeme al gel. Biz pişirir kavanozlara koyar sana veririz. Caminin kapısında satarsın. Caminin ihtiyaçlarına katkı olur. Sonra Karasu'ya telefon ediyorum, lahana gönderiyorlar bana. Ben lahanaların bir kısmını arkadaşın kapısına bırakıyorum. 'Sana gelenlere sat bunları.' diyorum. Caminin kapısına bırakıyorum, 'Hocam bunlar satılık cemaate söyle' diyorum. Ha, olmadı mı? Baktım ki lahanalar sararacak, bozulacak, tadı kaçacak. O zaman ne yapayım? Koyarsın el arabasına onları, kapı kapı gezersin, satarsın, parasını toplarsın. Ben bunu niye yapıyorum? İbrahim Ethem ne yapmıştı, dağdan odun toplayıp, şehrin en kalabalık yerinde satarak dergaha katkı vermişti. Onlar bizim önderlerimiz.' ifadelerini kullandı.

'Dinlenmek cennette inşallah'

Halime Acar, İHH'nın çalışmalarına da değinerek, 'Yapılanları izleyince diyorum ki, iyi ki İHH var. Çok seviniyorum. Çok güzel çalışmalar yapıyorlar. Rabbim, İHH'nın kuruluşuna ve devam etmesine kimin katkısı varsa dünyadaysa sağlık, sıhhat ve afiyet versin. Dünyasını değiştirdiyse, Rabbim cennette makamını yüksek eylesin inşaallahü'r-rahman. Dinlenmeye yer arıyoruz. Halbuki dinlenmek cennette inşallah. En güzeli o. Ne ararsın boşuna?' şeklinde konuştu.