İçerisinde çok anlam barındıran bir kelimenin derinliklerine dalalım hep birlikte...- 'İyilik''
Bu kavramın içinin boşaltıldığını gözlemlediğimiz bu son yıllarda, insani değerlerin zedelendiğini söyleyebiliriz.
Herhangi bir karşılık beklemeden iyilik yapmak günümüzün menfaatçi ve karşılık bekleyen ilişkilerine pek uymamaktadır. Salt, manevi hazla gerçekleşen iyilik mümkün değilmiş gibi...Öte yandan, iyiliğin, bir gün kullanılmak üzere yapılıyor olması... Ne acı! Bu noktada saflığın istismar edilmesi ve karşılıklı menfaatlere oturtulan bir olgunun ortaya çıkması kaçınılmaz bir gerçektir.
Oysa güzel bir açıdan baktığımızda, benliğinde derinlik ve katıksız iyilik barındıran herkesin yolunun yine iyilikle kesiştiğine defalarca tanık olmuşuzdur. Çünkü umut yeşerten, pozitif her düşünce iyilikten geçer. Kalbinin aydınlık kısmından geleceğe aktarım yapan herkesin yarınlar için bir umut taşı yerleştirdiğine inanırım hep.
İnsanoğlunun yaşam süresi boyunca karanlığa gömüldüğü dönemler elbette ki olacaktır. Ancak temel yapısı iyi bir birey olmaya dayanan hiç kimse yarınlarına karanlık bakış açısıyla bakmayı seçmez. En zorlu zamanlarda çözümler ararken bile yolda bizlere ''iyi düşünmek'', ''iyiyi ummak'' ve ''iyi kalabilmek'' eşlik eder.
Kalbi iyilikten yana atan her kimse, kötülüğe savaş dahi açmayacaktır. İyiliğin karşı koymak, çatışmak ve yenmek gibi kaygıları yoktur. Ben kötülüğün gerçekte var olmadığına inanmayı tercih edenlerdenim. Kötülük, iyilik etmeyi, iyi biri olmayı bilmeyenler için kaçış yolu olmaktan başka bir şey değildir. İyi olmak basittir, çetrefilli yollardan geçmez ve her zaman pozitif duygular barındırır. Kötü olmak zor ve yorucudur. Kötü birisi paylaşmayı, birisine karşılık beklemeksizin faydasının ve verdiği hazzın ne kadar değerli olduğunu bilemez.
Kötünün tek başına üstlendiği her yük ruhuna ağırlık yaratır. İyilik görmemiş her insanda bunun belirtilerini gözlemleyebiliriz. Sevilmemiş bir evlat, başı okşanmamış bir öğrenci, hep eziyet görmüş bir hayvan... Hep hırçın ve saldırgandır. İyileşmenin tek yolu ''iyiliği'' öğrenmektir.
Nasıl şartlar altında olursak olalım, kalbimizin güzel tarafını beslemeyi hedefleyelim. Yatırımlarımız önce kendimize, sonra çevremize olsun. Her yerden kaçabiliriz ancak kendi yüreğimizden, kendi düşüncelerimizden kaçamayız. Orada yaşamaya mecburuz. Bu yüzden düşüncelerimizi de yeşertecek tek yöntem iyiliğe inanmaktır ve elbette çoğaltarak her kalbe tek tek işlemektir...