Homer elbette herşeyi daha olmadan önce hesaplamıştı.

Evet, erkekler kadınlara geri döndüklerinde hiç de şaşırılmayacak şekilde tribin en üst düzeyi ile karşılaştılar. Daha ortada hiçbir şey yokken trip atmayı seven kadın milleti, tüm erkekler kendilerini bırakarak robotlara gittikten sonra yıllar boyu erkeklere diş bilemişler, erkeklerin kendilerine tekrar mecbur kalacağı o kutlu günler için atacakları tripleri yavaş yavaş ama hırslı bir şekilde hazırlamışlardı bile. İçinde yılların kini, nefreti olan; acıyla, gözyaşıyla ve intikam hırsı ile yoğunlaştırmılmış triplerini sonunda ayaklarına tıpış tıpış gelen erkeklere öyle bir kusmuşlardı ki, erkekler 'allah artık bizim belamızı versin' demek suretiyle geri çekilmişler ve kadınların Homer gelmeden önceki son hallerinden daha sefil bir durumda sokaklarda veya artık sokaklardan da daha leş bir hale gelmiş evlerinde yaşamaya başlamışlardı. Cinsel açlıkları arttıkça da her türlü sapkınlığa bulaşmaya başlamışlardı. O güne kadar en kötü damacana veya rulmanlara ilgi duymuş olan erkek ırkı artık bulduğu her deliğe hallenir olmuştu. Akıllarını uçkurlarından başka hiçbir şeye veremediklerinden dolayı medeniyeti geri kurma konusunda da çaresiz kalmışlardı.

Homer elbette herşeyi daha olmadan önce hesaplamıştı. Tek yapması gereken erkeklerin sağa sola boşa saçtıkları bu enerjiyi dizginlemek ve onların iplerini böylece eline almaktı. Erkeklere robotlara karşı sağlam bir nefret aşıladığı takdirde de kadını ve erkeğiyle elinde tüm robot ırkını yeryüzünden silecek güçlü bir ordu bulunacaktı. İlk iş olarak erkeklerin arasında tebdil-i kıyafet ile tek başına dolaşarak onlara daha düne kadar kendilerine hizmet etmiş olan robotların birden bire çekip gitmesinin kabul edilemez olduğu fısıldamaya başladı. Tebdil-i kıyafet gezmese bile kendisini tanıyan olmazdı gerçi, ama planının ikinci kısmı için bu gerekliydi. Erkekler zamanla robotlardan nefret etmeye başlamış, şu an çektikleri tüm acıların sorumlusu olarak onları görür hale gelmişlerdi. Sokaklarda çeşitli işler için gezen robotları kaçırıyor, toplu şekilde buldukları her delikten tecavüz ederek hınçlarını almaya çalışıyorlardı. Homer daha sonra planının ikinci aşamasına geçerek erkekler arasında kendilerini kadınlar ile barıştırabilecek bir kahramanın var olduğu dedikodusunu yaydı. Çıkardığı söylentilerde kadınlar üzerinde yüzde yüz etkisi bulunan, kadınlara ne isterse yaptırabilen bu kahramanın eğer bir kadına emir verirse o kadının kendilerini affedebileceğini söylüyordu. Bu söylenti erkekler arasında yeterince heyecan uyandırmaya başladığında Homer en sonunda kendi görüntüsüyle tüm iletişim kanallarında arz-ı endam ederek erkek milletine söylentilerin doğru olduğunu, isterlerse onları kadınlarla barıştırabilecek kudrete sahip olduğunu, erkeklerin bu zevke ulaşmaları için yapmaları gereken tek şeyin robotlara karşı açtığı savaşta ona biat etmeleri olduğunu söyledi. Robot nefreti ve uçkurlarının dayanılmaz dürtüleriyle erkekler Homer'ı ikiletmediler bile. Akın akın kanalizasyonlara gittiler ve kapılarında kuyruklar oluşturarak yatmaya başladılar. Homer, bu olduğunda kadınları çoktan ikna etmişti. Onların erkekler gibi kendisine sorgusuz sualsiz biat etmeyeceklerini bildiğinden çok dahiyene bir hinlik düşünmüştü: onlar ile işbirliği yapmış gibi göstererek onları kullandı. Attıkları triplere rağmen kadınların da erkekleri içten içe arzuladıklarını biliyordu - neticede hareminde kadınlarla geçirdiği zamanda onların cinsel arzularının erkeklerden geri kalmadığını görmüştü. Ancak kadınların erkeklerden farklı olarak inatları ve gururları ihtiyaçlarının önüne geçebiliyordu ve Homer tam bu noktaya temas ederek kördüğümü çözmeyi başardı. Kadınlar zaten erkeklerin tıpış tıpış geri dönmesini Homer'a atfediyorlar, ve öncesinde Homer'a yüzde elli tapıyordularsa artık yüzde yüz tapıyorlardı. Homer onlara 'hayatım benim için şu erkekle görüşür müsün' dediğinde bir kadın otomatik olarak 'bu işi ben istediğim için değil, sadece liderimiz Homer istediği için yapıyorum, yoksa sana vereceğime gider çalı çırpıya sürterim daha iyi' diyerek erkekler ile dik burunlarını indirmeden birlikte olabiliyorlardı. Erkekler ise bu sözleri duyduktan sonra tüm sevişmelerin Homer'ın izni ile olduğunu anlamışlar ve adeta kendisini ilah ilan etmişlerdi. Homer böylece insan ırkının en büyük belası libidoyu eline alarak, insanlığın sorgulanmaz lideri oldu. Zaten kimse Homer'ın savaşı esas başlatan kişi olduğunu bilmediğinden, eski ve herkesin uzak durduğu Homer gitmiş, 'abi biz ne kadar yanlış tanımış bu adamı' nidalarıyla yeni ilah-lider Homer gelmişti. Artık Homer'ın elinde robotlara karşı savaşmak için hem neden, hem de güçlü bir ordu vardı..